Ağlama, ağlama...
Kurşunlar değmiş gözyaşlarıma yarabbim
İsyanım her günüme ağlama annem
Sil gözyaşlarını, kurtarman gerekecek bilirim
Evladının gözyaşlarını silmesi gereken benim ama yoksun
Çare mi kaldı yetim ellerime vuracak bu toz toprak
Ellerimde kan lekeleri
Bir katil mevcut lüks dünyada ana sevdasından yoksun
İsyanım sana
Alamazdın onu benden bıraktın yanıma
Yaşayan ölü, ben piç miyim?
Yanımda mısın ki?
Engel olamam her gece gözyaşlarıma
Kaderimse çekerim çile bekçisi olamaz ki beklentisi
Maralından yoksun avcı vuracaksın beni mecbursun
Vicdansızlar gölünde gül bitmez
Dikenli yollar hep bana hayran
Namertsen insan gibi davran
Kelepçeler vuruldu ellerime
14lü belimde oldum mesken bekçisi gecelerin yargıcı kördü
Kim kollayacak yetimleri
Naylondan yırtık ayakkabı, bağcıkları muşamba hayallerimdeydi
Bana gelecek bir hediye hayat zaten sürpriz hediyem ise
çile (çek)
Neredesin artık, gel yanıma kurtar beni buralardan
Senden başka kimsem yokmuş anladım
Bırakmazlar seni bilirim, bana gelmen imkansız
Çilenin yargıcı benim, yargılanmayasında insaf yok infaz var
Götürün beni yağmura hapsedin, kelepçeleyin ellerimi gözyaşlarıyla
Ağlar bu çocuk her gün günbatımında
Ağlasın bırakın, kaybolsun buralardan
Kollara faça , yüzüme gece değmiş
Asık suratım, her zaman çatık kaşlarım
Kahpelik gösterende, namusun vicdanım
Alsancaktan çarpan poyraz şan eğlemiş.
Kim dindirecek acılarımı, acaba saadet bulamaz
Nasırlı ellerim onun bunun sözlerine muhtaç olamam
Kimim kuluyum lan ben
İsyanım her geceye, olmuyor Allahım
Gözyaşlarım keskin sürgün, çıkamam gündüzleri alacaksan al artık
Son bulsun çığlıklarım, bekler bu çocuk kırık oyuncuklarına
Saplayacaksan sapla hançeri kalleş Azrail
Çığlıkların benim elimden, isyanın ise dilimden olacak
Kunduz o siyahı saçlarım, isyanım gözlerimin karasında saklı
Esmerliğim güneşten değil, isyanım doğuştan
Kunduz o siyahı saçlarım
Esmerliğim güneşten değil, isyanım doğuştan